14 Ekim 2009 Çarşamba

The Way You Look Tonight


Bu şarkıyı Hababam Sınıfı'nın müziğine benzetiyorum! Garip geldi değil mi? Nedenini açıklayayım da rahatlayalım. Düzenlemesine ve çalım hızına göre verdiği duygu değişiyor da ondan... Frank Sinatra'dan dinlediğinizde mutlu güneşli bir güne ait bir şarkı; Tony Bennett'ten dinlediğinizde müthiş romantik, yağmurlu bir gün ya da gece havası veren... Bunlar iki uç bana göre; Rod Stewart ve Billie Holiday versiyonlarının hissettirdiklerini yorumlamayı da size bırakıyorum...

"İçersinde"!

"İçerisinde" ya da "içersinde" diye bir şey yok. Her duyduğumda kulağım tırmalanıyor. İlk kim söylediyse çok büyük kötülük etti bu ülkeye. Artık deterjanların üstünde, televizyon sağlayıcıların ekran mesajlarında, müzelerde eser açıklamalarında bile yazar oldu. Yazılı ve resmi sayılabilecek dünyada bile yerini aldı bu anlamsız kullanım!


Bu "si" eki ancak "içerisi çok sıcak" örneğinde olduğu anlamda kullanılabilir. "3 ay içinde oradayım" demek yerine "3 ay içersinde ordayım" demek niyedir, bu dile yazıktır. Bir de "içersinde" derken o açık e'li "çer" kısmını, ağzında 3 sakızı bir arada çevirmeye çalışır gibi yaya yaya söyleyenler var, işte o telaffuzu duyduğum anlardaki rahatsızlığım tarifsiz!


İşin en acı tarafı, edebiyatçılar da bu hatayı yapıyor! Bir kitapta denk geldiğimde öyle yazmıyormuş gibi yapıyorum; "içinde" diye yüksek sesle düzeltilmiş halini tekrar ediyorum, biraz olsun rahatlıyorum. Neyse daha fazla yazamayacağım, hastaneye geri dönmem gerekiyor! Bir vızıltı mı var ne?